BAĞLANTILAR

11 Ekim 2012 Perşembe

Belki Bir Kayboluş



Bir kayboluş mu olmalı en kaybolunmayacak yerlerde. Nasıl bir kayboluş olabilir ki! Bulantı duymak, sessiz kalmak ve saçma sapan, boş ve gereksiz konuşanların arasından çıkışın yolunu zihinde tamamlamak. Onlar çenelerini boşa yorup, seslerini içi dolmayan sözler için harcayadursunlar. O sırada işte tam düşünme zamanı. Düşün, boş konuşanlarla boş işler yaparak zaman kaybetme. Yaşam boşuna zaman kaybetmek için sana sunulmadı. İyi şeyler yapmak için, insanları da sevmek için, doğayı sevmek için, belki başka şeyler... için. Ama o sevmen gereken insanlar da boş ve gereksiz şeylerde duruyorlarsa, yanlış yapıyorlarsa affetme ve dön, yönünü çevir. Çok az bir açı çevirirsen kendini, çok rahat yoluna devam edersin. Çünkü onlar seni düşünmez. Onlar kendi çıkarlarındadır. Önünü kesecek ya da arkandan gelecek kadar düşünceli değiller. Umurlarında değilsin hatta.

Nereden geldi takıldı belki anlamsız belki anlamlı bu cümle bilmiyorum. Ama şu tarihlerde fazlaca geliyor aklıma:
  
- Makine Bozuldu, Tren Durdu; Masa Buldu, Camdakini Aldı.

Bir değişim mi, yeni bir başlangıç mı, aldırmazlık mı, öncekini düşünmemek mi? Belki hepsi belki hiçbiri. Zamanı gelince görülür belki gerçek anlamı. Henüz erken belki de, kim bilebilir ki; gerçeğe oturtulmuş imgeler çıkartan benim dışımda…

Ve evet, hoşnutsuzluk mu, kayboluş mu, o zaman aşamalarına başlanmalıdır. Öncelikle temelden başlamalı.

Karmaşa içinde; tanıdık ve tanımadık insanların arasından kayboluşa varmak tek başına hiçbir şey değildir. Çünkü aramak yoksa kayboluş da yoktur. Yok oluş vardır. Geride bırakılanlar, sana değerini veren ise bu bir kayboluş olmuştur. Ancak tam tersi ise, o kişilerin değer sorgulaması gerekebilir ve yok olmak doğru bir karar olmuş olabilir. Çünkü zaten umurlarında bile değilsin ki zaten!

Ve kayboluşlar, aslında çok zaman öncesinden gelir. Günışığına çıkması, üzerindeki toprağın açılmasına bağlıdır. Bu toprağı açacak kişiler ise, yine az çok değer veren ve arayışa geçen kişilerdir. Bir anda fark edilmiş olsa da, aslında bir kayboluşun çok önceden belirtiler veren yapısı ve baştan sona ilerleyen evreleri vardır. Kayboluş özeldir, ağırdan gelir. Derinden akar. Ses çıkarmaz…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder